41 Seri No.lu KDV Genel Tebliği ile Getirilen KDV’ye İlişkin Yeni Düzenlemeler
KDV Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına ilişkin 41 seri numaralı tebliğ 21 Nisan 2022 tarihli Resmi Gazete’de Yayımlanmıştır.
KDV Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına ilişkin 41 seri numaralı tebliğ 21 Nisan 2022 tarihli Resmi Gazete’de Yayımlanmıştır.
213 Sayılı Vergi Usul Yasası’ nın 359. maddesi; Anayasaya, hukukun genel prensipleri ve adalet duygusuna, ‘İnsan Hakları evrensel Bildirgesinin 6. Maddesinde belirtilen ADİL YARGILANMA HAKKI’na aykırıdır.
Günümüzde artık pek çok firma mukim oldukları ülkeler dışında yeni iş yerleri açmakta. Kimi zaman global vergi avantajlarından faydalanmak için, kimi zaman ise ilgili ülke ve/veya bölgeler ile ticaret yapabilmek için yurtdışında şirket kurma yoluna gidilmekte. Son yıllarda Malta’da bir şirket kurmak da özellikle vergi avantajları açısından birçok yatırımcı için heyecan verici ve merak konusu olan bir olasılık olarak karşımıza çıkıyor. Bu sayıda Malta’da şirket kurmanın getirdiği avantajları kısaca inceleyeceğiz.
Seçilim baskısı, biyolojide türlerin uyumluluk yani adaptasyon yeteneklerine ters orantılı olarak artacak şekilde tanımlanmıştır. Yani bir canlının uyum başarısı ne kadar yüksekse, üzerindeki seçilim baskısı o kadar düşüktür ve hayatta kalma, neslini sürdürme ihtimali o kadar yüksektir. Şirketler üzerine uyarlayacak olursak adaptasyon yeteneği düşük olan şirketlerin mevcut çevresel değişim etkisi altında oldukça zor bir ortamdan geçtiğini söyleyebiliriz. Peki nedir bu baskının sebebi?
Makalede, kişisel verilerin korunmasına ilişkin olarak kişisel verileri işleyen veri sorumlularına getirilen yükümlülükler ile kişisel verisi işlenen kişilerin hakları bilgilendirme mahiyetinde açıklanmaya çalışılacaktır.
2021 yılında, idare, mükellef ve meslek mensupları arasında ihtilaf yaratacak konulara bir yenisi daha eklendi. Oysaki kanun düzenlemelerinin hem kişiler hem de idare yönünden herhangi bir tereddüde ve şüpheye yer vermeyecek şekilde açık, net, anlaşılır ve uygulanabilir olması, ayrıca kamu otoritelerinin keyfi uygulamalarına karşı koruyucu tedbirler de içermesi gerekir. Aksi takdirde, çok fazla vergi uyuşmazlığı ve dava ile tarafların iş yükü artacaktır. Finansman Gider Kısıtlamasının kanuna konuluşundaki maksat ile uygulamanın usul ve esaslarının belirlendiği tebliğ arasındaki mantık farklılığının da uyuşmazlıkları artıracağı görüşündeyim.